Hititler’de Ölü Gömme Törenleri Geçmiş toplumların törenlerini inceleyip araştırmak, aynı coğrafyada yaşayan toplumlarının bugününe ve yarınına daha sağlıklı bakmaları için çok önemlidir. Bu makalemizde, Anadolu’nun kadim toplumlarından olan Hititler’de ölü gömme ve Hititler’de Ölü Kültü hakkında konuşacağız. Doğaya baktığımızda ölü gömme merasiminin yalnız insanda bir anlam ifade edebilecek ritüellere sahip olduğunu görmekteyiz. Her toplum, kendi inanç ve kültürüne göre farklı ritüellerle ölülerini gömmektedirler. Ölü gömme törenleri, toplumların, kendilerinden ayrılan bireyleriyle aralarındaki bağı koruma, vefayı gösterme ve sonraki hayata dair umutlarını canlı tutma gibi amaçlarla yapılmaktadır. Ölü Gömmer Törenleri Neden Yapılır? Hitit toplumu için de ölü gömme törenleri çok büyük bir öneme sahipti. Hititler, hem yakarak hem de gömerek ölülerini defin ediyorlardı. Bilinen Bazı Hitit Ölü Mezarları Şunlardır:
Arkeolojik veriler Hitit halkının ölülerini hem ceset halinde hem de yakarak gömdüklerini ortaya koymaktadır. Hitit mezarlarında aşağıdaki malzemeler bulunabilir:
Hititler ölülerinin ardından aşağıdaki ritüelleri uygulamaktadırlar:
Hititler kral ya da kraliçenin ölümünü “büyük gün” olarak adlandırmaktadırlar. Ölen bu soylu kişiler tanrılaşmakta, halk içki kamışlarından içkilerini içmekte, cenaze törenleri ise 14 güne kadar sürmektedir. Bu sürecin bir kısmında yeme yasağı uygulanmaktaydı. Hitit Toplumunun Ölü Kültü AnlayışıAyinlerin yapılabilmesi için bazı hazırlıkların yapıldığı ve söz konusu ritüellerin organize bir biçimde gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır. Hazırlıklar, cesedin yakılacağı alanın ve tören alanının hazırlanması ile tören alanının ortasına bir çadırın kurulması ile başlamaktadır. Törenlerin birçoğunun tören alanında yapıldığı ve zaman zaman çadırın içinde ve dışında söz konusu ritüellerin gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır. Tabletlerde, “cesedin yakılmasından sonra bazı ritüeller yapılır ve geriye kalan kemik kalıntıları ve küller “Taş Ev’e taşınır” ifadesi geçmektedir Van den Hout’a göre, taş ev, ölü için hazırlanan bir anıt mezar ya da mozole olarak düşünülmelidir . Bazı kral ve kraliçelerin daha hayatta iken kendileri için mezar yaptırdıkları ve hatta heykellerini oraya koydurdukları da anlatılmaktadır. Kral ve kraliçelerin cesetlerinin bulunduğu bu mekânların kutsallığının son derece önemli olduğu ve herkes tarafından saygı duyulduğu da yine metinlerden anlaşılmaktadır. Öyle ki metinlerin birinde, “havlayan köpeğin bile taş evin bulunduğu yere geldiğinde sustuğu” belirtilmiştir. |
545 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |